Karşıt Olma Karşı Gelme Bozukluğu

cat-2605502_1280Karşıt olma karşı gelme bozukluğu, çocuk ya da ergenlerde gözlenen otorite figürüne karşı gelme, kurallara uymayı reddetme, tartışma eğilimi sergileme ve uyumsuz davranışlarla kendini gösteren bir bozukluk türüdür. Tekrarlayan, meydan okuyucu ve olumsuz davranış örüntüsü vardır. Genellikle 2-5 yaş grubundaki çocuklar bazı dönemlerde karşı gelme davranışı gösterebilir.

Bu durum gelişimin normal bir parçası olarak kabul edilir. Normal kabul edilen bu davranışlar süreklilik taşımaz. 6 yaş ve sonrasında çocuğun bu karşı gelme davranışlarından kurtulması beklenir. Fakat karşıt olma karşı gelme bozukluğu ise, bu sürecin altı aydan uzun sürmesi ve hem ailenin hem de çocuğun bu durumdan negatif etkilenmesidir.

Erkeklerde kızlara oranla daha fazla gözlenir. Öfkesini kontrol edemeyen çocuk duygularını agresif tepkilerle ifade eder. Fiziksel şiddet ve suç işleme yoktur. Ebeveynlerinin hoşlanmayacağı davranışları sık sık yapar. Bu bozukluktan muzdarip olan bir çocuk otorite figürleriyle çatışma halindedir.

Karşıt olma karşı gelme bozuklu davranım bozukluğu ve dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğuyla ilişkilidir. Davranım bozukluğundan ayıran en önemli kriter fiziksel şiddet ve suç işlemenin olmamasıdır ve şiddetinin DEHB göre daha az olmasıdır.

Karşıt Olma Karşı Gelme DSM 5 Tanı Ölçütleri:

DSM- 5’e göre Karşıt Olma Karşı Gelme Bozukluğu (KOKGB) aşağıda bulunan semptomlardan en az 4 belirti, 6 aydır devam eden ve kardeşi dışında en az bir kişi ile etkileşimi sırasında bu semptomları gösteren bir bozukluktur.

*Öfkeli/kızan duygudurum.

Sık sık hiddetlenir.
Sık sık alınganlık gösterir ya da kolay kızar.
Sık sık kızgın, içerlemiş ve güceniktir.

*Tartışmacı/karşı gelen davranış.

Buyurma, yaptırma ya da yasak etme gücü olan kişilerle sık tartışmaya girer.
Buyurma, yaptırma ya da yasak etme gücü olan kişilerin isteklerine ve kurallara sıklıkla uymaz ya da bunlara etkin biçimde karşı gelir ya da karşı koyar.
Sık sık, bilerek başkalarını kızdırır.
Kendi yanlış davranışları nedeniyle sıklıkla başkalarını suçlar.

Son altı ay içinde en az iki kez kin gütmüş ya da düşmanlık beslemiştir.
Bu bozukluk bireyin işlevselliğini olumsuz yönde etkiler. Bireyin kendisinde ve yakın çevresinde olumsuz etkilere yol açar.
Yukarıdaki davranışlar psikotik bozukluk, madde kullanım bozukluğu, depresyon ya da bipolar bozukluk ile beraber ortaya çıkmamaktadır.

Karşıt Olma Karşı Gelme Bozukluğu Nedenleri:

Karşıt olma karşı gelme bozukluğunun nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte kalıtsal ve çevresel etkenler sonucunda gelişebildiği düşünülmektedir. Yapılan bazı araştırmalarda, çocukların genetik aktarım nedeniyle öfkeli davranışlara duyarlılığının fazla olduğu yönündedir. Nörolojik gözlemlerde davranış bozukluğundan muzdarip olan bireylerde düşük frontal lob aktivitesi saptanmıştır. Frontal lob işlevinin azalması, davranışsal yetilerin kısıtlanması ve planlama becerisinin zayıflığıyla ilişkilidir. Bu durum karşıt olma karşı gelme bozukluğu ve dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu gibi davranış sorunlarının bir arada gözükmesini açıklar.

Çocuğun bireyselliğinin ebeveynler tarafından tanınmaması çocukta karşıt olma karşı gelme bozukluğuna yol açabilir. Çocuk, ebeveynine karşı geldiği zamanlarda istekleri yerine getiriliyorsa bu durumu kullanabilir. Örneğin, her karşı çıktığında daha fazla ilgi görüyor ya da istekleri oluyorsa bu durumun işe yaradığını bildiği için davranış bozukluğu geliştirmiş olabilir.

Bir diğeri; çocukların ebeveynleriyle yaşadığı olumsuz deneyimlerdir. Ebeveynlerle yaşanan her türlü deneyim çocukların bakış açılarını etkilediği için olumsuz yaşanan deneyimler çevreye karşı tepkilerini daha düşmanca ve agresif şekillendirebilir. Bağlanma teorisine göre, güvensiz bağlanan çocuklarda karşıt olma karşı gelme bozukluğunun gelişme ihtimali artar.

Ebeveynlerin çocuğa yeterince ilgi göstermemesi, aile içinde anlaşmazlıkların yoğun yaşanması, birlik ve beraberliğin olmaması, ebeveynlerden herhangi birisinin psikolojik probleme sahip olması, ailede sert ve tutarsız davranışların bulunması ve çocuğun şiddet eğilimli bir ebeveynini rol model alması gibi nedenler karşıt olma karşı gelme bozukluğunun gelişmesine yol açabilir. Sosyoekonomik düzeyinin düşük olması, ebeveynlerin alkol ve madde kullanımı da çocuklarda bu bozukluğun gelişmesini artıran diğer risk faktörlerindendir.

Karşıt olma karşı gelme bozukluğu belirtileri ise şöyledir:

Yetişkinlerle sık sık tartışma hali, olumsuz ve kaba davranmak.
Evde ebeveynlere, okulda öğretmenlere kısacası diğer otorite figürlerine karşı düşmancasına davranışlar sergilemek.
Bir yetişkin tarafından verilen görevler karşısında ağlama, fırlatma, çığlık atma gibi davranışlarda bulunarak öfke krizine girmek.
Sık sık huysuzlanmak.
Alınganlık ve çabuk sinirlenmek.
Kuralları reddetmek ve kurallara uymamak.
Bilerek ve isteyerek çevresindekileri öfkelendirmek.
Kendi hataları için başkalarını suçlamak.
Kinci ve intikamcı davranışlarda bulunmak.

Karşıt Olma Karşı Gelme Bozukluğunda Tedavi:

Karşıt olma karşı gelme bozukluğunun tedavisinde ebeveyn eğitimi büyük önem taşır. Ebeveynlere yönelik davranışçı terapi teknikleri uygulanır. Olumsuz davranışlarla baş edebilme ve istenilen davranışın gelişmesi için ebeveyn becerilerini destekleyici çalışmalar yapılır. Bunun yanı sıra çocukla beraber, çocuğun problem çözme becerisini güçlendirmeye yönelik terapiler de yapılır. Dürtüsel tepkilerin ertelenmesi, kontrol becerisinin artırılması, negatif düşünceleri değiştirme, aile ve sosyal çevre ile ilişkileri iyileştirmeye yönelik seans içinde çalışılır.

Karşıt olma karşı gelme bozukluğuna varsa eşlik eden DEHB, depresyon, anksiyete, öğrenme ve iletişim bozuklukları gibi problemlerin tedavi edilmesi gerekir. Tedavi edilmeyen karşıt olma karşı gelme bozukluğu antisosyal davranışlara, dürtü kontrol problemlerine, okul performansında düşüşe, madde kullanım bozukluğu ve intihar gibi sorunlara yol açabilir.

Karşıt Olma Karşı Gelme Bozukluğunda Ebeveynlere Öneriler:

Çocuğunuzun agresif davranışlarına karşı sabırlı olun.
Öfkeliyken istediğini yapmasına izin vermeyin.
Olumlu davranışlarını pekiştirmeye çalışın.
Aile içinde kurallar oluşturun, sert ve katı bir tutum yerine yeri geldiğinde esnek davranışlarda bulunun.
Çocuğunuzla tartışmaya girmeyin. Rahatsız olduğunuz davranışları ikinizin de sakin olduğu bir zaman diliminde konuşun.
Çocuğunuz sizi rol model aldığı için davranışlarınızla ona iyi bir örnek oluşturun.

Psikolog Funda Buharalı.

Psikoterapi Antalya, Antalya Psikoterapi Merkezi.