Hipnozun Çocuklardaki Etkileri
Antik çağlardan beri bilinen ve zengin bir iyileştirme kaynağı olarak pek çok kültürde yeri bulunan hipnoz, modern çağlarda Dr. Franz Mesmer’ in katkılarıyla bilimsel olarak da kabul edilmiş, yetişkinlerin yanısıra çocukların tedavisinde de kullanılmıştır.
Çocuk hipnozunda kritik işlevsel unsurlardan biri imgelemedir. 19. Yüzyılın sonunda Fransız hekimler Liebeault ve Bernheim, çocukların hipnoza duyarlılığını araştırmış, çocukların kötü alışkanlıklarını hipnoterapi ile tedavi etme konusunda ilerlemeler kaydetmişlerdir. İngiliz psikoterapist J. Milne Bramwell, 1903’ te yayınlanan hipnoz ders kitabında çocuklarda tırnak yeme ve tekrarlayan baş ağrıları tedavisine geniş yer ayırmıştır. 1950’ lerin sonlarında Milton Erickson ve Erik Wright çocuklarda hipnoz kullanımını teşvik etmiş, 1960’ larda Amerika’ da Dr. Franz Baumann çocuk hipnozuna büyük katkıda bulunmuştur.
İşlevsel olarak çocuklarda hipnoz alternatif bir uyanıklık ve dikkat durumu olarak tanımlanabilir. Bu durum uyuklama ya da hayalde canlandırma duygusuna benzer. Çocuk bu sırada tedavi doğrultusunda belli bir düşünce veya imgeye özellikle odaklanır, çekilir veya konsantre olur.
Çocukla yapılan söyleşide, çocuktan istendiği şekilde dikkatini verdiği, dinlendiği, içine çekildiği ve cevap verdiği bir durum, aslında bir çeşit hipnozdur. Çocuğun odaklandığı bir çizgi film, okunan bir hikaye, onunla oynanan bir kukla oyunu ya da birlikte bir hayal kurmaya yönlenmeniz kolaylıkla hipnoz benzeri bir durum yaratır. Çocuklar doğaları gereği sık sık sınırları karıştırarak hayal dünyası ve gerçeklik arasında gider gelirler. Bu durum hipnoz için bir avantajdır.
Gevşeme çocuk hipnozunda şart değildir. Özellikle 6-7 yaşın altındaki çocuklar hipnoz sırasında görünür biçimde gevşemezler. Çocuk hipnozda olmasına rağmen odada gezinebilir, sandalyesinde oturabilir, gözleri açık olabilir.
Çocuk hipnozu ve hipnoterapisinde herhangi bir sonucu çözme, rahatsızlığı kontrol etme, endişeyi azaltma ya da yok etme, ya da kötü bir alışkanlığı ortadan kaldırma hedeflenir.
Çocuklarda hipnoz durumu oluşturmak için kullanılan teknik ve stratejiler çoktur. Bir çok farklı gevşeme ve zihinsel imgelem teknikleri, biogeribildirim, sanat terapisi, müzik ve hareket terapisi çocuk hipnozu ve terapilerinde kullanılabilir.
Zihinsel gerilik hariç tüm çocuklarda hipnoza tepki verme potansiyeli mevcuttur. Güvenli, etkili ve yan etkisiz olan hipnoz çocuk sağlığını koruma ve tedavide başarı ile kullanılabilir.
Çocuk hipnozları kısa (5-15 dakika), ilginç, kendine özgü olmalı, birden çok algıya hitap etmeli, öngörülebilir ve kültürel önyargılardan uzak olmalıdır. Çocuğun ve ailenin olumlu sonuç için duyacakları arzu, motivasyon ve beklentiler hipnoterapinin etkisini arttıracaktır. Çocuğun tercihlerini dikkate alan bir hipnoterapist her zaman daha başarılı olur.
Çocuk hipnozunun klinik uygulamaları şöyledir.
1)Parmak emme, tırnak yeme, saç yolma, alt ıslatma, diş gıcırdatma gibi kötü alışkanlık ve bozuklukların düzeltilmesi.
2)Uyum sorunları, sinirlilik, kardeş kıskançlığı, yeme problemleri gibi davranışsal sorunlar.
3)Astım, migren, Tourette sendromu, iltihabi barsak hastalıkları, mide ve sindirim bozuklukları gibi psikolojik etyolojili organik rahatsızlıklar.
4)Akut ve kronik ağrıların giderilmesi.
5)Okul korkusu, sınav korkusu, başarısızlık korkusu, sahne korkusu gibi performans anksiyeteleri, ölüm ve boşanma sonrası akut üzüntü ve kayıplarla mücadele etme, her tür fobi tedavisi, travma sonrası stres bozukluğu gibi anksiyete bozukluğu tedavileri.
6)Kronik böbrek yetmezliği, hemofili, kanser, kistik fibrozis, lösemi gibi ölümcül, kronik ve çoklu sistem hastalıklarıyla mücadele etme.
Kötü alışkanlıklara yönelik hipnoz çocuklarda en iyi neticeler veren bozukluklardandır. Hipnoterapinin ardından çocuğa kendi kendine hipnoz (otohipnoz) becerisini öğretmek mükemmel sonuçlara imza atabilir. Çoğu kez 4-5 hipnoterapi seansı ile tam başarı yakalanır. Yetişkinlerin aksine çocukların alternatif semptom üretme ikileminin olmaması, kötü ve zararlı alışkanlıkların tedavisinde bir avantaj yaratmaktadır.
Fiziksel bir patoloji saptanmayan gece alt ıslatma olgularında da hipnoz ve hipnoterapi en etkili tedavi yöntemlerindendir. Çocuktaki utanma ve suçluluk duygusunu ortadan kaldırmak, sorun hakkında mantıklı düşünebilmeyi sağlamak psikiyatrist-hipnoterapistin görevleri arasındadır.
Çocuklardaki davranış problemlerinde de hipnoz iyi bir tedavi yöntemidir. Amacın baştan tespit edilerek bir sorun üzerine odaklanılması etkili olacaktır. Mücadele gücünün arttırılması, endişenin azaltılması ve kendine güvenin arttırılması, davranış sorunları olan çocuklar için hipnoterapinin temel ögeleridir. Öfkesine yenik düşen, kardeşini kıskanan, huysuz ve hırçın çocukların hipnozla tedavisi mümkündür.
Astım, migren, dışkı tutamama, Tourette sendromu, bazı iltihabi barsak hastalıklarında semptomların kötüleşmesini tetikleyen psikolojik stres vardır. Hipnoz ve otohipnoz ile stresle mücadele yetisi kazanılarak bu hastalıkların üstesinden gelmek mümkündür.
Çocuk hipnoterapisinde, çocuğun kişisel imgelemine, sorunu kendine özgü anlama biçiminde, sorunu ortaya koymada ifade ettiği duygu ve imgelemlere özgü hipnoz metinleri uygulanırsa sonuç çok daha başarılı olur. Bunun için çocuklardan rahatsızlığını belirten bir resim çizmesi istenerek bazı ipuçları yakalamak mümkündür.
Akut ağrısı olan çocuklara hipnoz teknikleriyle kolaylıkla yardım edilebilir. İşlerin daha kötüye gitmeyeceğine dair güven verici, rahatlatıcı telkinlerle ağrıyı azaltmak mümkündür.
Sınava girerken, bir şiir ya da şarkı okurken duyulan çarpıntı, göğüs kafesinde bir kuşun kanat çırpması, terleme, bulantı, yüz kızarması gibi performans anksiyetesi ve sosyal fobi gibi anksiyeteye bağlı psikolojik rahatsızlıklarda da hipnoz ile tedavi iyi bir seçenektir. Ayrılma anksiyetesi durumlarında da çocuklara ve ailelere hipnoz ile destek verilebilir.
Kemoterapi sonrası görülen bulantı ve kusmanın hipnoz ile azaltılması da mümkündür.
Özetle yetişkinlerde olduğu gibi çocuklarda da hipnoz ve hipnoterapinin ruhsal rahatsızlıklarda etkili bir tedavi yöntemi olduğunu söyleyebiliriz. Dikkat edilmesi gereken iyi eğitilmiş, yetenekli uzmanlar tarafından yapılmasıdır.
Antalya psikiyatri ve psikoterapi merkezimizde hipnoz ve hipnoterapiye özel önem verilmektedir. Hipnoterapiyi merkezimizde sigara bırakma, kilo kontrolünün sağlanması, sosyal fobi tedavisi, özgül fobi tedavileri gibi bir çok sorunda yetişkinlerde kullandığımız gibi çocukların psikolojik problemlerinde ve sınavlara hazırlık, özgüven arttırımı, motivasyon arttırımı gibi kişisel gelişim amaçlı olarak da kullanmaktayız.
Psikoterapi Antalya, Antalya Psikiyatri ve Psikoterapi Merkezi.