Kişilik Gelişiminde Anne Babanın Etkisi


Kişilik Gelişiminde Anne Babanın EtkisiKişilik gelişiminde genetik faktörler kadar anne babaların çocuk yetiştirme tutumları da önemlidir.

Çocukluk yıllarında anne babadan ve çevreden alınan geribildirimler, çocukla ilgili yapılan yorumlar, insanlarla olan ilişki ve deneyimler gelecek yaşamda girişkenlik, utangaçlık, saldırganlık gibi farklı kişilik özelliklerinde belirleyici olacaktır.

Anne babaların çocuk yetiştirme stratejilerini şöyle özetleyebiliriz.

Kayıtsız ve pasif anne baba tutumu:

Anne babanın davranışlarında hoşgörü ile boş verme birbirine karışmıştır. Kayıtsızlık çocuk için rahatsızlık verecek, güvensizlik yaratacak düzeydedir. Çocuk ile anne baba arasında yüzeysel bir ilişki vardır.

Bu ebeveynler rahat, sessiz, vurdumduymaz, pasif kişiler olabilecekleri gibi ilgi ve sevginin çocuğun şımarmasına, söz dinlememesine yol açmasından da çekiniyor olabilirler. Çoğu kez kendi anne babaları da onlara öyle davranmıştır.

“Büyüklerin yanında çocuk sevilmez, öpülmez” anlayışı ülkemizde oldukça yaygındır. Çok fazla çocuğa sahip olmak, anne baba olmaya ruhsal açıdan hazır olmamak, anne babanın kendi problemleri altında ezilmeleri, zamanı etkin kullanamamaları kayıtsız ve pasif anne baba tutumunda diğer etkenlerdir.

Baskıcı, otoriter, katı ve sıkı anne baba tutumu:

Anne baba kendi ideallerindeki kalıbı çocuğa yerleştirme arzusundadır. Sıfır tolerans altında çocuğun çocukluğunu yaşamasına izin verilmez. Çocuk bir yetişkin gibi davranmak zorundadır. Çocuğun her türlü davranışı kontrol altındadır.

“Hata mı yapacağım?”, “Annem babam duyarsa-görürse ne der?”, “Yanlış mı yapıyorum?” kaygısı çocukta büyük stres yaratır. Devamlı haklı olan anne babadır. Çocuk zorla ailenin istediği kalıba girecek, uzaktan kumandalı bir birey olacaktır ya da isyan edecektir.

Dengesiz, kararsız ve tutarsız anne baba tutumu:

Çocuğa kimi zaman hoşgörülü, kimi zaman katı bir tutum alınır. Anne babanın keyfi yerindeyken pek çok davranış tolere edilirken, yorgun veya sıkıntılı anlarında bambaşka tepki vermeleri sık sık tekrarlar. Aynı olaya farklı zamanlarda farklı tepkiler verilmesi nedeniyle çocuk neyin doğru neyin yanlış olduğunu bilemez, hangi davranışı nerede ve ne zaman yapacağını kestiremez.

Bu tutum çocuğa doğru ve yanlış davranışları öğretmek yerine “cezadan nasıl kurtulurum?” arayışına götürür. Zaman içinde ustalaşan çocuk, “her şeyi yap ama cezadan kurtul” ana fikrini özümser.

Mükemmeliyetçi anne baba tutumu:

Her şeyin en iyisini gerçekleştirmesi beklenen çocuk, anne babanın gerçekleştiremediği yaşantıları yaparak, ebeveynlerinin egosunu tatmin edecektir.

Çocukluğunu yaşamasına, yanlış yapmasına asla izin verilmeyen çocuk her konuda birinci olmalı, her zaman örnek davranışlar sergilemelidir. Çocuğa kapasitesinin üzerinde yük yüklenir, büyük beklentilere girilir.

Anne babanın katı kural ve kalıpları vardır. Tersi durumda çocuk cezaya uğrar. Cezadan önce de “Senin için her şeyimizi feda ediyoruz, saçımı senin için süpürge ettim, …………yapmazsan hakkımı helal etmem” tarzında duygusal sömürü ile çocuk baskı altına alınır.

Böyle yetişen çocuklar ağır nörotik yapı geliştirirler. Çok katı kişilik ve karakter özellikleri sergilerler. Hayat onlar için iyi-kötü, güzel-çirkin gibi iki kutuptan ibarettir. Esnek olamadıklarından doğal içgüdüleri ile ağır kurallar arasında sıkıştıklarından içsel dünyalarında büyük çatışma yaşarlar. Sevgi ve nefret karışımı duygular benliklerini sarmıştır. Yetişkin dönemde doyumsuz bir birey olacaklarıdır.

Aşırı koruyucu anne baba tutumu:

Abartılmış sevgi verilen ve aşırı koruyucu şekilde büyütülen çocuklar hayat gerçekleriyle yüz yüze kaldıklarında uyum sağlamakta zorlanacak, sosyal yaşamda ezileceklerdir. Aile ortamından ayrılmak istemeyecek, ayrıldıklarında acı çekeceklerdir.

Aşırı koruma altında yetişen çocuklar atılım ve başarma gücünden, kendini kabul ettirebilme yeteneğinden yoksun kalırlar. Beceriksiz, çekingen, sakar görünümlü olup, yeteneklerini ortaya dökemezler.

Çocuğa gösterilen aşırı hoşgörü ve düşkünlük onu bencil yapacak, kendini dünyanın merkezinde görecektir. Herkes onun isteklerini yerine getirmek, gönlünü hoş tutmak zorundadır. Dikkat çekmek, etrafındaki kişileri emir eri yapmak arzusundadır.

Aşırı koruyucu anne baba tarafından yetiştirilen çocuklar hiç büyümeyecek, yetişkin çocuk olarak kalacaklardır. Evlendiklerinde de aynı sevgi, hoşgörü ve himayeyi eşlerinden bekleyecek, hep alıcı pozisyonda olacaklardır.

Kabul edici, güven verici, hoş görülü ve demokratik anne baba tutumu:

Aile içinde güven ve şeffaflığın olduğu, anne babanın birbirlerine ve çocuklarına karşı duygularında net ve açık davrandıkları, huzurlu bir ailede yetişen çocuklar en iyi biçimde yetişeceklerdir.

Bu ailelerde çocuklar koşulsuz sevgi ve sevecenlikle ele alınır. Çocuğun ilgileri doğrultusunda yeteneklerini geliştirecek ortam hazırlanır. Bazı kısıtlamalar dışında çocuk desteklenir, istek ve arzuları yerine getirilir, olumlu davranışları mutlaka takdir edilir.

Benliğini, kimliğini, duygu ve düşüncelerini rahatça ifade eden çocuk sağlıklı biçimde olgunlaşacaktır. Bu ailelerde denetimli serbestlik söz konusudur. Aile çocuğun kendisini geliştirici imkanları onun önüne sunacak, yol gösterecek, alternatifler sunacak, ancak son karar çocuğun olacaktır. Seçim çocuğun olunca, aldığı kararların sonucuna da katlanmayı bilecektir.

Ailenin evdeki ve toplumdaki kabul ettiği kural ve davranışların sınırları net olarak bellidir, bunlar çocuğa şiddet ya da duygusal sömürü ile değil, anlatarak, izah ve ikna ederek verilir. Çocuk kuralların sebep ve sonuçları hakkında mutlak bilgi sahibidir.

Demokratik ailelerde bireyler arasında açık ve net bir iletişim, karşılıklı fikir alışverişi vardır. Çocuk davranış seçiminde özgür bırakılmış olsa bile zaten seçimleri hakkında anne babasına danışacak, görüşlerini alacaktır. Çünkü aldığı eğitim onu bu olgunluğa getirmiştir.

Antalya psikiyatri ve psikoterapi merkezi olarak çocuğun kişilik gelişiminde dikkat edilmesi gerekenleri şöyle özetlemek istiyoruz.

  • Anne baba olarak çocuğa koşulsuz sevgi verin.
  • Çocuk yetiştirirken mutlaka tutarlı davranın.
  • Kendi içinizde de tutarlı ve davranışlarınızla örnek olun.
  • Tartışma ve kaygılarınızı çocuğa yansıtmayın.
  • Çocuğun temel ihtiyaçlarını karşılayın.
  • Güvenilir anne baba olun.
  • Çocuğunuzla nitelikli zaman geçirin.
  • Çocuğa şiddet uygulamayın, haddini aşan ceza vermeyin.
  • Olumlu davranışlarını onaylayın, ödüllendirin.
  • Kendi kişilik çatışmalarınızı çocuğa göstermeyin.
  • Aşırı koruyucu, otoriter, ilgisiz anne baba olmayın.
  • Çocuğunuza güvenin. Siz ona güvenirseniz, çocuk da kendine güvenecektir.
  • Çocuklarınızı başka çocuklarla kıyaslamayın.
  • Yeteneklerini ortaya koyabilecek fırsatlar yaratın.
  • Başarısız olduklarında suçlamayın, aşağılayıcı kelimeler kullanmayın. Bunun altındaki nedenleri araştırın ve destekleyin.
  • Çocuklarınızın sorumluluk almalarına izin verin.
  • Arkadaşlık ilişkilerini onlara belli etmeden uzaktan kontrol edin.
  • Bir şey yapmaya zorlamayın, ancak yapabilecekleri konusunda yüreklendirip, destek verin.
  • Kendi korkularınızı çocuğa yansıtmayın.
  • Çocuklarınıza yaşamı hiçbir zaman kötü olumsuz olarak empoze etmeyin. Çocuklar dünyaya her zaman pozitif bakmalıdır.

Antalya psikiyatri ve psikoterapi merkezi olarak her anne babanın bağımsız olabilen ama sevgi ve bağlılığı yaşayabilen, adaptasyon gücü yüksek, kendini bilen, içsel denetim ve huzuru sağlamış, kendini ifade edebilen ve bunu başkalarına da tanıyan, yaratıcı, empatik, sorumluluk duygusu gelişmiş, öğrenmeye açık, bireyselliğini koruyabilen, kendini gerçekleştirme yolunda ilerleyebilen çocuklar yetiştirmesini dileriz.

Psikiyatri uzmanı ve psikoterapist Emine Filiz Uluhan.

Psikoterapi Merkezi Antalya, Lara/Muratpaşa/Antalya.