Depresyonda İlaç Tedavisi İlkeleri

depresyonda ilaç kullanım ilkeleriEn sık görülen psikiyatrik hastalıklardan olan depresyonda tedavide ilaç kullanımı oldukça yoğun ve gereklidir. Antalya Psikiyatri ve Psikoterapi Merkezi olarak bu yazımızda depresyon tedavisinde ilaç uygularken dikkate alınması gereken noktalardan ve kurallardan söz edeceğiz.

  • Depresyon daha çok orta ve ileri yaşlarda görülür. Bu nedenle depresyon tanısı koyarken kişide yaşa bağlı olması muhtemel organik hastalıkların saptanması önemlidir. Örneğin; daha önceden saptanmamış kalple ilgili bir rahatsızlık, antidepresan ilaç başlayınca ilaçla ilgili bir durum ya da yan etki gibi değerlendirilerek psikiyatristi yanıltabilir.
  • Kişide önceden var olan organik rahatsızlıklar mutlaka tespit edilmelidir. Bazı psikolojik ilaçların yan etkileri bu rahatsızlıkları şiddetlendirebilir.
  • İlaç tedavisi sırasında karşılaşılabilecek fizyolojik bulgular dikkatle gözlenmelidir. Örneğin, kabızlık antidepresan bir ilaca bağlı gelişebileceği gibi, depresyonun kendisi de kabızlık yapabilir ya da bağırsaklarla ilgili bir patoloji söz konusu olabilir.
  • İlacın etkisinin belli bir süre sonra görüleceği bilinmeli, bu durum hastaya mutlaka açıklanmalıdır. Kısa sürede iyileşme ya da ilacı alır almaz düzelme gibi gerçekçi olmayan beklentilerin hayal kırıklığı yaratmamasına özen gösterilmelidir.
  • Depresyon tedavisinde ilaç ve psikoterapi birlikte uygulanabilir. İlaç başlamanın psikoterapinin başarısızlığı gibi algılanmaması gerekir.
  • İlaç başlarken otoriter ancak iyimser bir yaklaşım en doğru yöntemdir. Depresyonlu hasta karar vermede ve sorumluluk almada zorluk çekeceğinden bu durum hastanın tercihine bırakılmamalıdır.
  • Daha önce depresif bir epizot geçirmiş ve belirli bir ilaçtan fayda görmüş hastaya yeni epizotta aynı ilaç ya da benzer etki düzeneğine sahip bir ilaç başlanması en doğru tercihtir.
  • İlk kez depresyon tedavisine başlanacak bir hastada, kan bağı olan bir yakınında depresyon nedeniyle bir ilaç kullanılmış ve fayda görülmüşse, aynı ilacın verilmesi doğrudur. Çünkü bir ailenin çeşitli bireylerindeki depresyonlarda benzer nörotransmitter düzeneklerinin rol oynaması kuvvetle muhtemeldir.
  • Eğer hasta daha önce antidepresan ilaç kullanmış ve o ilaçtan fayda görmemişse, farklı gruptan değişik nörotransmitter sistemine etkili olan ilaçlar kullanılmalıdır. Örneğin, ilk verilen noradrenerjik sisteme etkili bir antidepresan ilaç depresyon tedavisinde etkili olmamışsa, serotonerjik etkili bir ilaç başlamak uygun olur.
  • Verilen ilk ilaçtan fayda görmeyen hastanın ilacı yeterli doz ve süre kullandığına emin olmadan ilaç değişikliğine gidilmemelidir. Depresyondaki bir hasta iyileşemeyeceğine inandığından ya da ilaçları biriktirerek intihar etme niyetinde olduğundan çoğu kez ilaç kullanmayabilmektedir.
  • Komplikasyonsuz yas tutma süreci, histriyonik kişilerde zaman zaman rastlanan depresyon benzeri klinik durumlarda antidepresan ilaç tedavisinin faydası olmaz. Depresyonla karışabilecek bu ve buna benzer durumlar depresyon tanısı alarak psikiyatristi yanıltabilir.
  • Bazı grup ilaçlar hastaların yakındıkları bazı belirtileri şiddetlendirebilir. Depresyon tedavisinde ilaç seçiminde bunlara dikkat edilmelidir. Örneğin, şiddetli sıkıntı ve uykusuzluktan yakınan ajite depresyonlu bir hastada imipramin grubu ilaçlar bu belirtileri şiddetlendirebilir. İnhibe depresyonlu bir hastada ise amitriptilin grubu sedasyonu arttırarak günlük işlevleri bozabilir.
  • Depresyon tedavisinde ilaç başlarken yan etkiler yeterince anlatılıp, hasta uyarılmalıdır. Bu bilgilendirme yapılmadığında hastanın ilacı bırakarak tedaviyi kesmesi sıklıkla karşılaşılan bir durumdur. İlacın etkisi görülene kadar geçen sürede ortaya çıkabilecek yan etkiler, iyi bilgilendirilmemiş hastalarda durumlarının daha da kötüye gittiği duygusunu uyandırabilir.
  • Tüm antidepresan ilaçların mani ya da hipomani oluşturma olasılıkları vardır. Bu olasılık unutulmamalı, yakın takip yapılmalıdır.
  • Delüzyonel ve ajite depresyonlarda tedaviye kısa süreli olarak antipsikotik ilaçların eklenmesi uygun olabilir.
  • Anksiyete düzeyi yüksek hastalarda tedaviye anksiyolitik ilaçlar eklenmeli ya da anksiyolitik etkili antidepresanlar tercih edilmelidir.
  • Yaşlı ve demans belirtisi gösteren depresyon hastalarında antikolinerjik etkisi zayıf antidepresan ilaçlar seçilmelidir.