Hipnozda Bilinçdışının Önemi

Psikanalitik Aile TerapisiFarkında olmadan, otomatikleşmiş davranışlarla giden yaşamımız büyük ölçüde bilinçdışının etkisindedir.

Farkında olmadan, otomatikleşmiş davranışlarla giden yaşamımız büyük ölçüde bilinçdışının etkisindedir. Özgür irademizle karar alıp, uygulamaya sokmayı planladığımız birçok arzumuzu, bilinçdışı engeller. Alkolün tüm zararlarını bilen, vücudunda yarattığı etkileri gün be gün gören biri, tüm içtenliğiyle içkiyi bırakmayı arzu etmesine rağmen iradesiyle bunu başaramayabilir. Burada bilinçdışının etkisi irade ve mantığın elini kolunu bağlamaktadır. Örneğin, yıllarca önce annenin "sen adam olamazsın" şeklindeki azarlamaları çocuk tarafından aynen kopyalanıp, doğru kabul edilerek bilinçdışında yerleşik bir inanç haline gelmiş olabilir.

Zihin işleyişinde, öncelikle her yeni fikir bilincin süzgecinden geçer, önceden kabul edilmiş fikirlerle karşılaştırılıp, birbirine olan uyumu onaylandıktan sonra kalıcı inanç olarak bilinçdışına indirilir. Bilinçdışındaki her inanç, yeni fikir ve inanç oluşumunda kontrol düzeneği olarak işlev görür. Bu nedenle yıllar önce programlanmış bilinçdışı yerleşik inançların bugünkü bilinçli zihin yapısında büyük rolleri vardır. Bu programlanma da çocukluk yıllarında hemen hemen tamamlanmakta ve insanın tüm hayatına hükmetmektedir. Bilinçdışı, yanlış inançlar, itikatlar, çeşitli korkular, saplantılı fikirlerle doldurulmuşsa ileride sıkıntı çekmemek mümkün değildir. Çünkü bilinçdışı söylenen her şeye inanmakta ve bilinci yönlendirmektedir.

Bilinçli arzuyla bilinçdışını değiştirmek çok zordur. Örneğin, ilkokulda şiir okumak için sahneye çıkıp, şiirin sözlerini unutunca arkadaşlarının gülüşmelerinden utanan, eve gidince anne- babasından bir şiir okumayı da mı beceremedin şeklinde tepki alan çocuğun bilinçdışına korku, utanç ve yetersizlik yerleştiğinde, büyük olasılıkla erişkin dönemde de topluluk önünde konuşma çabaları başarısızlıkla sonuçlanacak, sesi titreyecek, yüzü kızaracak, terleyecektir. Birey bunu iradesiyle yenmeye çalışıp topluluk önünde konuşma korkutucu değildir, ben bunu başarabilirim gibi bilinçli çabayla aşmaya çalışsa da, çabaları çoğu kez yetersiz kalır. Çünkü yüzeysel çaba bilinçdışını yenememektedir. Bilinçdışındaki temel inanç olan "yetersizim" duygusunun ağır baskısı "yetersizsem yetersizim, herkes kendine baksın, gülen güler, eleştiren eleştirir" gibi bir bakış açısına çevrilmedikçe kesin sonuç almak zordur. Hipnoz ve hipnoterapi bu bakışı sağlayarak, yeni bakışı bilinçdışına yerleştirecek ve etkin tedavi sağlanacaktır.

Bilinçdışı normalde bir emireri olup bize hizmet etmesi gerekirken yaşamlarımızı doğrudan yönetir hale gelmekte ve yanlış inançların esiri olmaktayız. Bilinçdışının temel işlevlerini şöyle sıralayabiliriz.

  1. Bilinçdışı tüm anı, yaşantı ve öğrenileri kaydedip saklayan çok büyük bir hafıza bankasıdır. Hiçbir bilgi buradan kendi kendine silinmez ve gereğinde bilincin hizmetine sunulur. Bilinç, depodaki bilgiyi unutmuştur. Bilinçdışı, yeni gelen bilgiyi belleğindeki bilgilerle karşılaştırıp sentezleyerek çözüm olarak bilince çıkarır. Hipnotik trans sırasında bilinçdışında unutulmuş görünen bilgilere ulaşmak mümkündür.

  2. Bilinçdışı solunum, dolaşım, sindirim gibi organizmanın istemsiz çalışmasını organize eder. Stres ve gerginlik durumunda çarpıntı olması, midemizin yanması veya barsaklarımızın gaz yapması bundan dolayıdır.

  3. Duygular arzuları, arzular ise davranışları yönlendirir. Duyguların büyük kısmı bilinçdışında saklıdır. Bilinçdışının doğru ile yanlışı ayırt etme gücü olmadığından, içeriğinde ne varsa birey o doğrultuda yaşayacaktır. Eğitim, öğretim, dini ve ahlaki inançlar sayesinde oluşan değerler ile bilinçdışı arzular çoğu kez çatışma durumunda kalır. Bu çatışmalar çözümlenmediği taktirde psikolojik rahatsızlıklara neden olur.

  4. Hayaller bilinçdışında oluşur ve kurulan hayaller orada işlemeye devam eder. Bilinçdışının hayali, bilincin iradesini yener ve hayali gerçekleştirmeye yönelik istemsiz bir aktivite sergilenir. Yaratıcı, olumlu hayaller başarıyı getirirken, olumsuz hayaller başarısızlığı doğuracaktır. İnsanların sizi sevmediğini, istemediğini düşünüyorsanız, istemsiz olarak sergileyeceğiniz davranışlar onları sizden uzaklaştıracaktır. Bunun tersi de mümkündür. Sevilen, samimi, arkadaş canlısı olduğunuza inandığınız ölçüde diğer insanların sevgi çemberine girersiniz.

  5. Otomatikleşmiş eylemler bilinçdışının eseridir. Nasıl yüzmek, bisiklete binmek, otomobil kullanmak bir süre sonra düşünmeden yapılan eylemler haline geliyorsa, birçok duygu, düşünce ve davranışımızda da bilinç devre dışı kalarak bilinçdışının etkisi görülmektedir.

  6. Hedeflerimizi gerçekleştirmeye yönelik iç enerjimizi bilinçdışı oluşturur. Bu enerji davranışlarımıza yansır. Bu enerjiyi yok etmek mümkün değildir. Hipnoz ve hipnoterapi ile bu enerji olumluya yönlendirilebilir. Kendini tükenmiş, enerjisiz, motivasyonlarını kaybetmiş gibi hissedenlerin iç enerjileri öfke, korku, suçluluk gibi çatışma yaratan duygular tarafından ilgisiz alanlara yönlendirilmiş, tüketilmiştir. Bilinçdışınızı doğru yönlendirdiğiniz taktirde mutluluk, başarı ve sağlığa kavuşmak çok kolay olacaktır.

Antalya Psikoterapi ve Antalya Psikiyatri merkezi olarak hipnoz ve hipnoterapi ile sizi olumsuz yönlendiren, psikolojik sağlığınızı bozan bilinçdışındaki yanlış inançlarınızı yok edebiliriz.

Hipnoterapist Emine Filiz Uluhan.
Antalya Psikoterapi Merkezi.
Hipnoz Merkezi Antalya.